29 Haziran 2011 Çarşamba

17 Haziran 2011 Cuma

Beş Büyük Ligde Beşiktaşlı Oyuncuların Ücretleri

Eğer vergiler eklenseydi Beşiktaş'tan hak ettikleri net ücrete ulaşabilmeleri için yıllık almaları gereken miktarlar
(euro)

16 Haziran 2011 Perşembe

Guus Hiddink-Kişilik Bölünmesi

Dan Brennan, Hiddink'in Rusya'dan Chelsea'ye geçişi sırasında yaşananları kaleme almış. Onun yazısından çeviridir.
Rusya Milli Takımı’nın menajeri Guus Hiddink, artık Chelsea’de de işlerin başına geçti, Dan Brennan da bunun sadece geçici bir iş olduğu söylenmesinin ardından Rusya’daki endişeleri yansıtıyor.

Eğer Guus Hiddink Chelsea'nin sezon içindeki performansını çarpıcı bir şekilde yükseltirse, Rusya'dan sevinç nidaları beklemeyin. Hollandalı’nın ulusal takım direktörlüğüyle Stamford Bridge'deki geçici işi birleştirme kararı bir istifa bunalımı olarak tarif edilebilir.


Rus gazetesi Sport Express’in muhabiri Igor Rabiner "Rusya'daki tepki çok hoş değil” diyerek teyit ediyordu. Oleg Romantsev’den Valery Gazzaev’e kadar aynı anda hem ulusal takımda hem de kulüp takımında başrolü üstlenenler sayesinde bu hususta oldukça fazla tecrübemiz var ve bunlar hiç de iyi sonuçlanmadı. Her ne kadar onlar Rusya Ligi’nden bir kulüp çalıştırırken ulusal takımı idare etseler de asıl problem oyuncu seçimlerinde objektif olamamaktı. Guus, ne kadar çok isterse istesin Chelsea kadrosundan kendi takımına oyuncu seçemeyecektir.

Hiddink’in işaret ettiği nokta ise 2006’da hem PSV hem de Avustralya’yı birlikte çalıştırması ve sonuçta elde edilen başarıdır. Ancak başarıdaki yarı hissenin de Hollanda’yı "Avrupalı" Socceroos’un(Avustralya Milli Futbol Takımı’nın takma adı) idman sahası olarak kullanmasına ait olduğunu kabul ediyordu. Guus Chelsea’deki görevi futbol sevdası için kabul ettiğini iddia ediyor. Bu işi sadece maddiyat için kabul ettiğini öne sürmek doğru olmaz tabii çünkü Şampiyonlar Ligi ve üst düzey oyuncularla her gün birlikte olmak bir biçimde kararındaki en büyük paya da sahip olabilir lakin gerçek şu ki paranın bu işteki rolü yadsınamayacak ölçüdedir. Takımın iki numaralı adamı Igor Korneev bile bu gibi işlerde finansal faktörün başı çektiğinin gizli bir şey olmadığı itirafında bulunuyordu. Bununla birlikte bu şartlar altında en akıllıca adımın da atıldığını belirtiyordu.
Kağıt üzerinde Guus, Rusya Futbol Birliği’nin(RFU) bir çalışanı ama defakto patron Roman Abramovich’in Hiddink daha Londra’ya gelmeden kendisinin masraflarını üstlendiği biliniyordu. Şimdi ise Abramovich iki farklı kaynaktan ödeme yapacak. Hiddink RFU’dan yıllık 6.3 milyon sterlin alıyor ama 3.2 milyon sterlinden fazlası Abramovich’in destekçisi olduğu Ulusal Futbol Akademesi(NFA) tarafından karşılanıyor. Aslında NFA’in yıllık ücretin tamamını karşılayacağı bekleniyordu ancak Rusya Futbol Birliği ile yaşanan gerginlik bunu engelledi. Bu sebepten dolayı bütçe dengesini sağlamak için kaynak yaratma işi RFU’nun tepesindeki Rusya Spor Bakanı Vitaliy Mutko’ya kaldı Rus ekonomisinin zirveden dibe doğru seyir halinde olduğu bir dönemde bu oldukça zordu. Abramovich’in aksine RFU kendini Hiddink’e ödeme yapmada güçlük çeken ve söz geçiremeyen bir pozisyonda buldu. Mutko da kendisini hedef alan halk ve medya eleştirilerinin yönünü değiştirmek için son bir çabayla Hiddink’in sözleşmesindeki bir maddeyi belirtti. Buna göre eğer bir kulüp makul öneriyle gelirse, Hiddink kulüp takımı da çalıştırabilecekti hatta Hiddink’in Chelsea’de her gün idmana çıkmasının Rusya’nın işine geleceğini açıkladı çünkü böylelikle takım toplandığında hoca da zinde olabilecekti. Şakayla karışık olarak takımı Dünya Kupası’na götürmesi halinde telefonla bile taktik vermesinden mutlu olacağını belirtti.
Ruslar için en büyük endişe elemelerde başarılı olmak hususundadır. Bu bağlamda, en azından, maç takvimi Hiddink’iin işine yaramalıdır zira içinde bulunduğumuz an ile Chelsa’nin son maçı arasında gruptaki diğer takımlara göre zayıf rakipler olan Azerbaycan ve Liechtenstein ile oynanacak; bu da altı puan demektir. İki karşılaşma için 23 Mart’ta Moskova’ya uçması yeterli olacaktır. Daha zorlu takvim ise Mayıs sonunda karşısına çıkacak. Grup maçında Finlandiya ile mücadele ettikten sonra Wembley’e hazırlık maçı için gelecekler ama takvim Chelsea’nin sezon sonuna denk gelmektedir. Bu arada iki yardımcısını vekil bırakıyor. Igor Korneev ve Alexander Borodiuk, her ihtimale karşı, oyuncuların form durumlarını takip edecekler. Üstelik Hiddink de artık Arshavin ve Pavlyuchenko gibi iki anahtar oyuncusunun form durumlarını yakından takip edebilecek. Rusya kaptanı Arshavin’in Hiddink'in Londra’da kendi aralarına katılacak olması hakkında bazı çekinceleri var çünkü bunun aynı zamanda Rusya’dan kopuşun ilk basamağı olma ihtimali kendisini korkutuyor: “Benim için önemli olan ulusal takımı bırakmamasıdır. Eğer ayrılırsa, yerine hiçbir aday düşünemiyorum. Bir yandan Guus ile iyi ilişkilerim var ve bu yüzden başarılı olmamasını dileyemem. Diğer taraftan Chelsea ezeli rakibimiz ve işinin Londra'da iyi gittiğini düşünürsek buradaki ikamet süresini uzatabilir; onu kaybetmeyi göze alamayız."
Hiddink'in Rusya'daki konumu kendisini medya ve halk eleştirisinden uzak tutacak bir seviyede ama yine de taç çizgisinde! ellerindeki sivri çubuklarla harekete geçmeye hazır bir grubun olduğu da aşikar.
Yabancı bir antrenöre teslim edilmiş bir ulusal takım çoğu Rus teknik adamda yara açmışken bir de milli göreve yarı-zamanlı iş olarak bakılması yaraya tuz dökmekten başka bir şey değil. Eski Krylia Sovietov antrenörü Gadzhi Gadzhiev, Hiddink'in sihirbaz değil sadece iyi bir profesyonel olduğunu belirterek sözlerini şöyle tamamladı:
-Bu onun becerileriyle ilgili bir şey değil. Önceden sadece Rusya'ya odaklanıyorken bundan sonra kendini ikiye bölmek zorunda kalacak çünkü hiçbir takıma yeterince konsantre olamayacak. İşleri birleştirmesine karşıyım. Dünya'nın önde gelen ülkeleri İspanya, İngiltere, İtalya, Almanya, Fransa'ya bir bakın; onların böyle bir şeye izin verebileceklerini düşünebiliyor musunuz?

Mutko bile Gadhziev'in son sözlerine itiraz edemezdi.

Bire bir çeviri değildir.

12 Haziran 2011 Pazar

Ail Ece!

                                                                   Mutluluklar...

Foto: Haber 1903

7 Haziran 2011 Salı

Beşiktaş'ın 2011-2012 Sezonundaki Oyuncu Ücretleri


Quaresma 3750000
Guti 2750000
Hugo Almeida 2500000
Simao 2500000
Matteo Ferrari 2500000
Fabian Ernst 2300000
Mert Nobre 2150000
Filip Holosko 1850000
Manuel Fernandes* 1700000
Rüştü Reçber 1500000
Roberto Hilbert 1350000
İbrahim Toraman 1300000
Ersan Gülüm 1200000 20000
Egemen Korkmaz 1100000 25000
Sidnei 1100000
Mustafa Pektemek 850000 13000
Tomas Sivok 800000
Mehmet Aurelio 750000 25000
Veli Kavlak 600000 10000
Tanju Kayhan 350000 11000
Burak Kaplan 350000 11000
Ekrem Dağ 350000 13000
Cenk Gönen 260000 4800
İsmail Köybaşı 260000 11000
Mehmet Akyüz 200000 11000
Necip Uysal 175000 6500
Rıdvan Şimşek 175000 11000
Onur Bayramoğlu 150000 8500
Güven Gürsoy 11000 2000

Maç başları dahil 40 milyon Euro + KDV? + Prim
2 yabancı ayrıldıktan sonra ve yeni transferlerle birlikte güncellenecektir.
Değerleri Euro'ya çevirdim.
Veriler KAP arşivinden derlendi.
*Kesinleşmeyenler

3 Haziran 2011 Cuma

Yanlış Söylem 7: "Bank Asya'dan takımı STSL'e çıkaran teknik direktör değiştirilmez ya!"


Algı bozan seriye epeyce ara vermiştik. Şimdi de son beş sezonu kapsayan bir görünümle devam edelim. Aslında algısı bozulanların içinde ben de varım. Zaten evvela insan kendi dogmalarını yıkarak köklerini geniş bir alana salabilir. Herhangi bir yelde yıkılmamanın ilk şartıdır bu.
Bu sefer de Bank Asya’dan hocalarıyla devam edenlerin STSL’e çıktığı sezon kümede kalıp kalmamalarına bakalım. Hoca değişikliğine hala karşı olduğumu belirteyim. Bu durumu anlatacak onlarca şarkı, türkü sözü vardır. Aşağıdaki videoyu da Samsunspor’u şampiyon yapan Hüseyin Kalpar’ın son sözleri olarak sezdiğimde yazının ilhamı! geldi ve galiba Samsunspor’un yeni hocası bir dönem Gaziantepspor’u çalıştırmış Jose Couceiro gibi gibi. Muhtemelen de kümede kalırlar. 
Aşağıda okuyacağınız durumda son 5 yılda herhangi bir Bank Asya ekibini Süper Lig’e çıkaran hocanın değişimi ve o takımın kümede kalıp kalmaması temel alınmıştır. Bu nedenle Bucaspor’un 3. teknik direktörü ile sezonu bitirmesi konu dışıdır. Odak noktasını iyi belirlemek gerekiyor sağlıklı bir gözlem için. Bilgileri TFF bilgi bankası ve gazetelerden aldım.


2009–2010 sezonundan 2010-11 sezonuna taşınan takımlar Kardemir Demir Çelik Karabükspor, Konyaspor ve Bucaspor’du. Karabükspor Yücel İldiz’le şampiyonluğu yakalayarak Süper Toto Süper Lig’e giriş yaptı ve bunun neticesinde İldiz’le devam etme kararı aldı. İlk beş haftada 9 puana ulaşınca da sezon sonunu kendisiyle getirdiler. Sezon sonu 44 puan ve dokuzunculuk hiç de fena değildi. Takımın iki kozunun da sakatlıklarına rağmen elde edilmiş bir başarıdır. Florin Lucian Cernat Bursaspor maçında sakatlandı ve toplamda 22 maç oynadı, Emmanuel Chinenye Emenike ise 23 maçla sezonu geçirmiştir. Karabükspor’un attığı gollerin (7+14)/46 = %45.6’sının bu ikiliden geldiğini de belirtelim.
Konyaspor’da Ziya Doğan’ın ilk maçındaki rakibi, 28. haftada, (28 Nisan 2010) Kocaelispor’du. Göreve geldiğinde Bank Asya puan cetvelinde Konyaspor beşinci iken sezon sonunda altıncı sıraya geriliyordu. Konyaspor, Ziya Doğan ile yoluna Süper Lig’de devam etme kararı aldı. Beraberlikleri 21 hafta sürdü. Bucaspor deplasmanından -1 averaj oluşunca
(3-2) Konyaspor yönetimi de göreve Yılmaz Vural’ı getirdi. Ziya Doğan maç başına 0.71 puan almışken Yılmaz Vural da 0.69 puan aldı.
Bu sezondaki son takım Bucaspor’du ve kendi kendine ihanet etmenin ne denli kabarık bir fatura çıkarabileceğini öğrendiklerini umalım. 2009-10’da Özcan Kızıltan ile 64 puan topladılar ve ikinci mevkiden bilet aldılar. Sonrasında yönetim Bülent Uygun hamlesiyle kendi ipini çekti. Bülent Uygun 6 puan aldı ve maç başına gol ortalaması 4/7 (0.57)’de kaldı. Ardından gelen Samet Aybaba ve Sait Karafırtınalar’da maç başına 1.14 gol attı Bülent Uygun’a karşın puan ortalamasında biraz geride kaldılar ve ligden düştüler. Özcan Kızıltan ise bu sene Göztepe’yi şampiyon yaparak takımı Bank Asya’ya taşıdı. (Devam eden 2 / Küme düşen 1) (Devam etmeyen 1 / Küme düşen 1)

2008-2009 sezonundan 2009-2010 sezonuna taşınan takımlar Manisaspor, Kasımpaşa ve Diyarbakırspor’du. Manisaspor’da Levent Eriş, Süper Lig’e geçemedi ve koltuğunda Mesut Bakkal oturdu. Manisapor’da sezonu Reha Kapsal bitirdi ve sezonu 37 puanla 14. sırada tamamladılar. Diyarbakırspor’da Coşkun Demirbakan yerine Ziya Doğan geldi ve takım küme düştü. Kasımpaşa ise Besim Durmuş ile yola devam etti ama ilk dört hafta sıfır çekince Yılmaz Vural geldi ve Kasımpaşa ligde kaldı. Bu sezon, Ankaraspor’un hükmen küme düşürüldüğünü de unutmamak gerekir. (Devam eden 0 / Küme düşen 0) (Devam etmeyen 3 / Küme düşen 1)

2007-2008 sezonundan 2008-2009 sezonuna taşınan takımlar Kocaeli, Antalyaspor ve Eskişehirspor’du. Engin İpekoğlu Kocaelispor’da görevinde kaldı ama 4 haftada bir puan alınca yollar ayrıldı. Kocaelispor küme düştü. Antalyaspor ise Hikmet Karaman yerine Josef Jarabinsky’i takıma getirdi. 8 haftada 2 puan alınınca da yerine Mehmet Özdilek geldi. Mehmet Özdilek de 25 haftada 35 puan daha topladı ve Antalyaspor 40 puanla sezonu 12. sırada tamamladı. Eskişehirspor ise Nejat Biyediç yerine Rıza Çalımbay’ı göreve getirdi ve takım 40 puanla 11. oldu. (Devam eden 1 / Küme düşen 1) (Devam etmeyen 2 / Küme düşen 0)

2006-2007 sezonundan 2007-2008 sezonuna taşınan takımlar Hacettepe Spor(Oftaşspor), Büyükşehir ve Kasımpaşa idi. Hacettepe Spor’da Osman Özdemir, Büyükşehir’de Abdullah Avcı ve de Kasımpaşa’da Ömer Kadri Özcan görevlerine en üst ligde de devam ettiler. Sadece Kasımpaşa’da Ömer Kadri Özcan maç başına 1 puan alınca da altıncı haftada Kasımpaşa ile yolları ayrıldı ve İstanbul ekibi küme düştü. (Devam eden 3 / Küme düşen 1 ) (Devam etmeyen 0 / Küme düşen 0)


2005-2006 sezonunda 2006-2007 sezonuna taşınan takımlar Bursaspor, Antalyaspor ve Sakaryaspor’du. Antalyaspor, Yılmaz Vural ile kader ortaklığı yapmıştır ancak sezon öncesinde 39 puanla ligde kalınabileceğini belirten Yılmaz Vural’a karşın Antalyaspor 39 puanla bir alt lige yuvarlanmıştır. Nejat Biyediç ile Sakaryaspor devam etmiş ve takım küme düşmüştür. Bursaspor da Raşit Çetiner ile devam etmiş ve 45 puan toplayarak sezonu 10. olarak bitirmiştir. (Devam eden 3 / Küme düşen 2 ) (Devam etmeyen 0 / Küme düşen 0)


(Devam eden 9 / Küme düşen 5 ) %55.5 başarısızlık
(Devam etmeyen 6 / Küme düşen 2) %33.3 başarısızlık

2 Haziran 2011 Perşembe

Beşiktaş'ı Yönetenler Burada Bir Gariplik Seziyor musunuz?


İbrahim Üzülmez'in eskittiği sağ bekler diye vermişiz geçen sene, şimdi kendisi de yok. Bu ülkede beklerin önemini kavramak gerek.

1 Haziran 2011 Çarşamba

Beşiktaş'ın Transfer Listesindeki Lucas'ın Son Maçından "Derleme"

Video=İyi ve kötü yönleriyle 10 dakikalık bir Lucas derlemesi...(Görüntüleri Sao Paulo-Figueirense maçından kırptım)


Bone Kör Gökhan Swan

Martıların günahı neydi Gökhan Zan!
Related Posts with Thumbnails