27 Temmuz 2010 Salı

Horto Magiko'ya

Bize aşağıdaki kelimeleri yazdıran link budur.
O sezon, her anlamda mükemmeldi. İlkokulda olmama rağmen derslerimiz boş geçiyordu. Okuldan ödevsiz gelmenin ferahlığıyla iyiden iyiye sokak çocuğu olmuştuk. Üstüne bir de kenti saran siyah-yeşil eklendi mi, değmeyin keyfimize. Herkesin ikinci takımıydı Kocaelispor ama sokak kabadayıları ortamdan pay kapmak için birden Kocaelispor'a gönül verdiler. Belki yaşadığım sokakla ilgilidir ama altını kazısanız çoğu Beşiktaşlıydı. O yaşta biri stadyuma hangi sıklıkla giderse ben de aynı oranda İsmetpaşa'ya gidiyordum. Zaten dokuz buçuk yıllık küfürsüz hayatımda kulağıma gelen şu tezahürat “Bahçelerde kereviz….” dibinizdeki ebeveyn etkeniyle gamzelerimden* lavları akıtmaya yetiyordu. Yazı da bundan sonraki ömrü de kelebek…
İnsanın yıllardır doğru olarak bildiği bir şeyin yalan olduğunu öğrenmesi pek acı olabiliyor. 92-93 sezonunu nerede görsem zihnime zaman ayarlı bir zehir salınıyor.
Nisan 93…

Herkesin meşhur bir arkadaşının evinde bilgiyi Euro 92 oynayarak saydırıyorduk. Hava kapalıydı, kapalı olamayabilirdi de ama sokakta kornaların gürül gürül kulaklarımıza aktığından eminim. Tesadüf bu ya o gün de Kocaelispor ile Fenerbahçe karşılaşacaktı. Arkadaşımın annesi olayı “Kocaelispor yendiği için arabayla geziyorlar”a yordu. Ortamda Fenerbahçeli olmadığı için epeyce sevindik! (Kusura bakmayın o yaştaki çocuk için bunlar gayet normal). Benim aklımda da hep o şekilde kaldı bütün hadise. Milliyet arşivlerinde gezinirken Kocaelispor’un Fenerbahçe’ye 4-0 yenildiği haberine rast geldim. Lakin anılarımdaki sevinç ne diyeydi? Zira Fenerbahçeliler şampiyon olduklarına iki dakika sevinmişken benim 17 yıllık eğlence aracım nasıl açıklanabilirdi. Gazetenin tarihi 3 Mayıs 1993 idi. Ama ben, maçın kesinlikle Nisan ayında oynandığından emindim. Çünkü belirleyici bir zaman kırılması aklıma batmıştı. Maçın asıl tarihi 17 Nisan 1993 idi ve maçların ertelenmesinin nedeni benim de zaman kırığımın orjini olan Turgut Özal’ın vefatıydı. İşte o zaman insanın yanaklarından yine lav fışkırması gerekmiyor mu? Yine başkaları adına utanma zaafiyeti…
Soru belli. O kornalar niye çalındı?

*Gamzem yoktur. Varsa da Bulldog yanaklarımdan ötürü ben bilmiyorum.

2 yorum:

Hikmet Cilli dedi ki...

insanın okunduğunu anlaması güzel bir duygu kardeşim, üstelik bu güzel yazıya ithaf olunmak daha da gurur verici, eyvallah..

Lev Kom dedi ki...

Sağolun, yan taraftaki "istisnalar kaideyi bozmaz" listesini boşa koymadım :)

Related Posts with Thumbnails