23 Ağustos 2010 Pazartesi

DigiTürk D-Smart'ı Büyüler mi?

47 şampiyonluğu elinde bulunduran takımlar hafta sonunda TFF’nin belirlediği 3. hafta programı değişmez ise 18 yıl evvel yaşanmış bir olayı tekrarlatacaklar. Sol tarafta herhangi iki(üç) takımın aynı gün oynadıkları maçları eş renklerle belirttim.

Fenerbahçe’nin Şampiyonlar Ligi play-off’una erişememesiyle Avrupa mesaisi Beşiktaş ve Galatasaray ile birlikte Perşembelere kaydı ve bu da önümüzdeki hafta gibi maçların aynı gün hatta ikisinin de aynı saatte oynanmasına yol açtı. Geçmiş fikstürlere göz gezdirdiğimizde Ağustos’un son haftasına dair gerideki 17 sezonda böyle bir üçlemeyle karşılaşmadık. Sekizinci ayın son maç haftasını öne çıkarmamın nedeni de mili karşılaşmalar nedeniyle verilen on beş günlük araların hemen öncesindeki denk düşmesiyle ilgilidir.
Ligin lokomotif takımlarından üçünün aynı gün oynaması benim(izleyici) açımdan da Lig Tv açısından da skandal. Nedenleri sıralayalım…





Bako-Fenerbahçe maçının saati ile Beşiktaş’ın Karabük’teki müsabaka saatinin çakışması. İki karşılaşma da saat 20:00’de başlayacak. Eğer iki maçta seyircili oynansaydı itirazım tonu bu denli koyu olmazdı lakin Fenerbahçe maçı seyircisiz oynanacak yani ekran karşısına fazladan 40, 000 insanın yerleşmesi demektir. Bu esnada Beşiktaş maçı da oynanacağından LigTv’nin seyircisi bölünecektir. Bu sebepten ötürü Beşiktaş maçı saat 22:00’de Galatasaray ile aynı anda başlamalıydı.
Recep-İki takımın aynı anda ve önce olmasının sıkıntılarından bir diğeri de herhangi puan kaybının ardından kumandadan veya fareden pil çıkartabilecek sinire ulaşmasıdır. O adam o dakikadan sonra Real Madrid-Barcelona maçını bile zor izler. Yani Beşiktaş ve Fenerbahçe’den ikisinin de puan kaybında çoğu insanın Galatasaray maçını izleyeceğini düşünmek saflık olur. Resimlerle açıklayalım.






Mevcut fikstürde hiçbir takımın puan kaybetmediği anda 22:00’daki maçın kitleler tarafından izlenme ihtimalini görüyoruz. 6/6




 






Mevcut fikstürde Fenerbahçe’nin puan kaybetmediği anda 22:00’daki maçın kitleler tarafından izlenme ihtimalini görüyoruz. 5/6

















Mevcut fikstürde iki takımın da puan kaybettiği anda 22:00’daki maçın kitleler tarafından izlenme ihtimalini görüyoruz. 4/6





















Şimdi de az evvel belirttiğim üzere yani Fenerbahçe maçının 20:00’da tek başına bırakıldığı Beşiktaş maçının 22:00’ye alındığını varsayarsak sadece iki ihtimal beliriyor.






Sanal fikstürümde hiçbir takımın puan kaybetmediği anda 22:00’daki maçın kitleler tarafından izlenme ihtimalini görüyoruz. 6/6














Sanal fikstürümde Fenerbahçe’nin puan kaybettiği anda 22:00’daki maçın kitleler tarafından izlenme ihtimalini görüyoruz. 5/6



















Bu kadar basit bir şey niye düşünülmemiştir. Düşünüldüyse başka bir vahamettir. Bir kurum hakkını niye savunmaz. En azından izleyicisi için TFF’ye başvurabilir. Misal Beşiktaş’ın maçı Pazartesi’ye alınabilir. Buna Kadir maddemizde değineceğiz.
Kadir-Beşiktaş hafta arasında 2600 kilometrelik Finlandiya deplasmanına gitmektedir ve lig maçını, 1100 kilometrelik Ukrayna deplasmanına giden Galatasaray’dan 2 saat evvel, PAOK ile evinde oynayacak Fenerbahçe’yle aynı anda üstelik de Karabük deplasmanında oynayacaktır. Bu maddeyi fikstür adaletsizliği çerçevesinde algılamayın. Düşüncemizin orijininde TFF’nin kararı ve DigiTürk’ün umarsızlığı bulunmaktadır. Beşiktaş maçının 29 Ağustos’ta oynanmasından ötürü aklıma şu soru geldi. Acaba 30 Ağustos’ta Karabük Dr. Necmettin Şeyhoğlu Stadyumu’nda tören mi olacaktı? Geçen yıl, stadyumda tören olduğuna dair hiçbir bilgiye ulaşamadım. Zaten ulaşsam bile elimizde kapı gibi Karabükspor-Giresunspor maç raporu var. Bu da demek oluyor ki şartlar ne olursa olsun 30 Ağustos’ta Karabük’te maç oynanabilir. Maç Pazartesi günü 20:00’da oynanabilir ve de Trabzonspor maçı saat 22:00’a alınabilir. Bu maddeyi destekleyebilecek bir diğer husus da hem Beşiktaş’ın hem de Trabzonspor’un milli takıma Fenerbahçe ve Galatasaray kadar ilk 11 oyuncusu vermemesidir.




D-Smart’ı da cümle içinde kullanmamız gerekecek. Perşembe günü D-Smart’ın mı yoksa DigiTürk’ün mü büyüsü tutacak? Çünkü 2 takımın elenmesi  DigiTürk’ün yayın planlamasını kurtarır ve TFF’nin adaletsiz gözükebilecek olası lig programı ayarlamalarının oluşmamasını sağlar ama bu durumda da D-Smart müşteri kazanamayacaktır…
Bir de 1992 yılına ait gazete sayfasının neredeyse üç eş parçaya bölündüğünü fark etmişsinizdir. 30 Ağustos 2010’da gazeteleri zorlu bir ön sayfa sınavı bekliyor. Bakalım üç eş parça olacak mı?




Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails